Eylül Alparslan

Hiçliğin benlik kazandığı zamanlar vardır bende.
Anlamını bende bulduğu anlar. 
Ya da benim onda anlam kazandığım vakitler.
Gece yarısı uykularımın kaçtığı saatler kadar zor,
Kalemimin kırıldığı, sözlerimin yüreğimden cımbızla alındığı vakitler kadar acı,
Gözyaşlarımın gözlerimden kaçarcasına boşaldığı anlar kadar yorucu...


Hiçlik bir insan olsaydı o ben olurdu.
Kendini unutmuş, duygularına sağır bir ben.
Telafisi olmayan suç, cezası olmayan bir söz gibi ben.


Gözlerimi kapattığımda oluşan hiçlik bile benden daha iyi bir yerdeydi. 
Adımın geçtiği her nokta, aşılaması gereken bir engel gibiydi.
Belki bu yüzden sevilmedi benliğim?
Ya da duyulmadı çığlıkları.
Bir hiçlik içinde kaybolup gitti,
Bir hiçlik bile yerini buldu ama ben hâlâ bulamadım.
Neydi o hiçlik?
Ya da o hiç neydi?
Ben bazen bir hiçlik içinde daha bir hiç gibi hissediyorum kendimi.
Ölsem benzerim doğmaz, fakat yok olsam yokluğum pek de yersiz olmaz.
Beni yaradan tek ve özel yarattıysa bile , 
İnsanlık içinde sadece sen değilsin demiş bana.
Hem özel olup hem hiç olmanın içinden bende hiçlik kavram buldu öyleyse...
İçimdeki hiçlik şimdi daha bir hiç.
Kategoriler: Şiir

0 yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir