Abdurrahman Kıroğlu
Zamanın değişimi gibi medeniyet de değişmektedir. Bu değişim hem şekil olarak, hem de fikir olarak gerçekleşir. Şekil değişiklerini kısa zamanda gözle görebiliriz. Fikri değişiklikleri ise uzun vadede bazen fark edebiliriz. Çünkü içinde olduğumuz durumun değiştiğini fark etmek çoğumuzun yapabildiği bir şey değildir. Medeniyetlerin fikir havzası kelimelerdir. Kullanılan kelimelerin türü, şekli, anlam çeşitliliği ve sayısı bir medeniyetin fikir havzasını ortaya koymaktadır. Bu kelimelerin elbetteki yazıya geçtiği kadarını bilmekteyiz. Yazıda kalan kelimelerin farklı zaman dilimlerinde farklı anlamlara geldiğini görebiliriz. Kelimeler zaman içerisinde hiç beklemediğimiz anlamlara bürünebilirler. Bu ise insanların düşünce şekillerinin ne şekilde değişebildiğini bize göstermektedir. Bazen bu fikir geçişi yumuşak toleranslar ile, nüanslarla olur. Bazen de çok keskin şekilde gerçekleşir. Unutulmaması gereken bir başka noktada birbirleriyle iletişim halinde olan medeniyetler arasında da kelime geçişleri olmaktadır. İlk zamanlar geçiş sağlayan bu kelimeler kendi anlamlarında kullanılsalar da sonradan farklı anlamlara bürünebilirler. Bir diğer üzerine dikkat edilmesi gereken konu ise, bir kelime artık o dili konuşan insanlar için normal bir kelime haline gelmişse o dile aittir. Yani İngilizce bir kelime Almanlar tarafından normal şekilde kullanılır hale gelirse artık o kelime Almanca’dır. Türkçe bir kelime de farklı dillerde kullanılarak normal bir hale gelmişse artık o dile ait olur. Kökü ve kökeni değişmemekle birlikte bu geçiş pek çok dilde görülmektedir.
Bu yazımızda özellikle böyle hassas bir zeminde yer değiştiren bir kelimeyi ele alacağız. Teknoloji kelimesini inceleyeceğiz. Bir çok dilde bulunan kelime türetme mantığıyla iki kelime bir araya gelmiş ve teknoloji kelimesi oluşmuştur. Dilimize Fransızca’dan geçmiştir. Fransızlar ise Yunanca’dan almışlardır bu kelimeyi. Yunanca tekhne ve logos kelimelerinin birleşmesinden oluşmuş bir kelimedir. Tekhne kelimesi, dilimize geçen şekliyle tekno kelimesi Eski Yunan’da bir sanatı, bir zanaatı, bir el becerisini, bir ustalığı ifade etmek için kullanılan bir kelimeydi. Özellikle marangozluk gibi el becerisi gerektiren ve ortaya çıkan ürününün sanatsal değeri olan şeye demişlerdir. Ressamları, heykeltraşları da çokça bu kelime ile karşılaşmışlardır. Bir nevi herkesin yapamadığı, diğerlerine göre ilaveten bir çaba ve beceri gerektiren işler için kullanılmıştır.
Logos kelimesinin ise anlamını felsefecilere bırakalım tartışa dursunlar. Zira logosun ne olduğunu tam anlamıyla açıkladıklarında bunun felsefenin sonu olacağı da aşikardır. Kısaca logos bilgidir diyebiliriz. Tabii ki bilgi derken öyle alelade bir bilgiden bahsetmiyoruz. İçinde söz, düşünme, akıl, oran, ölçü gibi pek çok etmenin bulunduğu komplike bir kelimedir. Eski Yunan’da duyguyla kavrananın zıddı olarak kullanımı yaygındır. Yani ölçülebilen bilgi dersek çok derin hatalar etmiş olmamayı umarız.
Teknoloji birleşik kelimesi de bu sanatın, zanaatın ortaya çıkmasında kullanılan yöntem ve teknikler olarak kullanılmıştır. İlk olarak 17. yüzyılda İngilizce’de rastlarız bu tamlamaya. Bir marangozun tahtaya şekil verirken kullandığı yönteme teknoloji denmiş. Bir ressamın renkleri ustaca tuvale, duvara yahut tahtaya aktarma yöntemine teknoloji denmiş. Seri üretim ve devamında sanayi geliştikçe sanayi üretim yöntem ve tekniklerine teknoloji denmiş. Hızlı bir şekilde başkalarının kolayca ortaya koyamadığı ürünleri ortaya çıkarma yarışına dönmüş zamanla. Otomobillerin ortaya çıkması ile otomotiv endüstrisi için teknoloji kelimesi kullanılmaya başlanmış.
Sanat sanat için midir, sanat toplum için midir diye tartışmak yerine, sanata aciz bırakan, tekrarı kolay olmayan anlamı yüklemişler. Böylece teknoloji gizliden gizliye insanları aciz bırakan şeyin tekniğinin ismi haline gelmiş. Temelde anlaşılacağı üzere iki anlam çerçevesinde şekil değiştirip durmuştur teknoloji kelimesi. Birincisi taklidinin kolay olmaması, ikincisi bir teknik barındırması.
20.yüzyılda elektrik, bilgisayar ve internetin ortaya çıkmasıyla teknoloji kelimesi de bu anlamlarla özdeşleşmeye başlamıştır. Gerçek hayatta olmayan sıfır ve birlerin gerçek hayata bu kadar etki edebilmesi insanları adeta büyülemiştir. Elektrik ile bağlantılı olan şeylere teknolojik der hale geldik. Elektronik müziklere tekno müzik diyoruz. Elektrikli aletlere teknolojik aletler diyoruz. Elektrikli araçlara teknolojik araçlar diyoruz.
Bir zamanlar bir sanat ve zanaat ile bağlantılı olan teknoloji kelimesi artık elektrikle bağlantılı. Değişmeyen şey ise insanları aciz bırakması ve kendine has bir tekniğinin olması.
0 yorum