Efe İdris Arslan

Sen ciğeri beş para etmez insanlar için harcarken nefesini
Ben seninle doldurdum ciğerlerimi
Tütün sararmış annem küçükken
Bense sen sarıyorum şimdi bütün anılara
Hepsinde aynı uyarı
“Bu güzellik öldürür.”

Aşkın konak dizilerinde kirletilmeden önceki haliyle sevdim ben seni
En ilkel haliyle sevdim ben seni aşkın
Korktum yalan yok gözlerinden
Ben hayatımda gözlerin kadar korkunç bir şey görmedim
Çocuğum deyip duran o sözlerin
Ben bir ömür senden başka bir şey görmedim

Can çekişen bir kızın gözlerinde gördüm seni
İyi niyetlerim vurulurken kör kurşunlara
Saçlarını boynuma dolayıp ölmeyi diledim
Kan kokan dudaklarını bir kez olsun öpmek isterdim

Sen intiharı intizardan ayıran o küçük farktın
Üstelik giderken bunun farkındaydın
Bense şimdi bir beklemek tiryakisiyim
Senin miras bıraktığın çılgınlığın
Aklı başında delisiyim

Keçi güdermiş babam genç yaşında kırlarda
Bense babamın güttüğü keçileri
Kaçırmakla meşgulüm
Saçlarının düşlerini kurmadığım zamanlarda

Yıldızdan çocuklar doğardı her gece düşlerimde
Kandan kadehler tokuştururdu keşişler
Yalnızlığın şampanyası patlardı avuçlarımda
Sessizliğimi susturmaya çalışırdım
Sensizliğimi unutmaya

İçimde yarın da yaşayacak olabilmenin telaşı
Sırtımda dün ölmüş olmanın yorgunluğu
Tenha sokaklarda dolaştım uzun bir süre
Yokluğunu bırakacak bir yer aradım
Çığlıklarının duyulmayacağı bir yer
Bir soru takıldı aklıma sonra
Sence hayat ölmeye değer mi?
Kategoriler: Şiir

0 yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir